Referandum sonrası Türkiye için parçalanmış Yugoslavya örneği


Haber Oku Kaynak: Haber Oku / Şehir: Genel
Referandum sonrası Türkiye için parçalanmış Yugoslavya örneği

TBMM'de oylanmakta olan başkanlık ve rejim sistemi kafaları karıştırmaya devam ediyor. Muhalefet partisi CHP'nin Milli Mücadele ruhuyla karşı çıktığı, MHP'nin ise tabanını bile şaşkına çevirerek ortak olduğu bu değişiklik ülkemize ne getiriyor ne götürüyor. Siyasilerin 'Türk tipi olacak' vaadiyle topluma anlattığı bu Anayasa değişikliği aslında daha önce Yugoslavya'nın sonunu hazırlamıştı. AKP'nin 'İlk 4 madde' niyeti de dün ortaya çıktı. Evet değişecek. Özetlersek Türklük, Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Bayrağı tarihe karışacak... Başbakan Yıldırım 'hayır değişmeyecek' demiş olsa da ve değişmese bile O Maddeler yukarıda gördüğünüz Kosava kadar bir alan için geçerli olacak.

Takip Et

Yugoslavya’nın parçalanma sürecinde iç savaşları doğuran referandumlar artık tarihin karanlık sayfalarında çünkü batı destekli referandumlar 300 bin insanın ölmesine neden olan bir iç savaşa neden olmuş, ırkçı milliyetçiliği güçlendirmişti.

Referandum sürecini başlatan ve göz yuman sistem ise başkanlık sistemi olmuştu. Başkanlık sistemi ne kadar iyi niyetli olursa olsun “kötü niyetlerin” veya yetersiz siyasilerin eline geçerse felakete yol açıyor. Buna en güzel örneği iki açıdan hatırlatacağım.

İLGİLİ HABER

ABD'NİN BOSNA HALKINA YÖNELİK "İSLAM" OYUNU

Bosna halkı 1990′lı yıllarda tarihin kaydettiği en büyük zulümlerden birini yaşamıştı. Bosna’nın ayrılma sürecinde halkın Müslüman olma özelliğini çok iyi bilen Amerikan yönetimi bu bölgeye yönelik özel çalışmalar yürüttü.

Türk Tipi Başkanlık ve Anayasa değişikilği sonrası Türkiye

 

BEGOVİÇ VE "BATI İSLAM CUMHURİYETİ" (Referandum sonrası değişecek Anayasa ile Türkiye'nin adının "Yeni Osmanlı İslam Devleti" olarak değiştirileği iddiaları var..)

Ali İzzetbegoviç, Avrupa’nın ortasında kendi verdiği isimle “Batı İslam Cumhuriyeti”ni ilan etti. Bu Sırp milliyetçilerin ekmeğine yağ sürdü. Tam bu noktada Bosna’da referandum tartışması başladı. O dönemde Yugoslavya Genelkurmay Başkanı Nebojsa Pavkoviç ile Devlet Başkanı Slobodan Miloşeviç arasında kapalı kapılar ardında büyük bir tartışma yaşandı.

Pavkoviç, Hristiyan veya Müslüman tarikatçı yapılanmaya karşı müdahale edilmesini savunurken Miloşeviç Bosna’nın iç kararına karışmayalım demişti. Tabi Yugoslavya sistemine göre son söz hakkı Devlet Başkanı’na aitti. Referandum kararı çıktı. Bosna’da referandum sonucunda çok yüksek oranda ayrılma kararı çıktı. Bunu fırsat bilen Çetnik çeteleri Bosna ve İslam aleyhinde propaganda yapmaya başladılar. Bosna içinde ayrılıkçılara karşı harekete geçme kararı verdiler.

İLGİLİ HABER

Bu kararı veren üç isim Yugoslav Ordusu’nda görevli Albay Ratko Mladiç, en büyük paramiliter çejnik grubu Tigar’ın başı Jelko Raznatoviç (ARKAN) ve Bosna’daki Sırp azınlığın lideri konumunda olan Radovan Karadziç’ti. Referandum sonrasında Bosna’da tam bir Boşnak katliamı yaşanmaya başlandı. Sırp albay, ordu içinden temin ettiği silahları paramiliter gruplara dağıtıyor ve bu gruplar Yugoslavya’nın haklı savaşını dünya gözünde haksız çıkaracak eylemler gerçekleştiriyordu.

Nihayetinde savunmasız Boşnaklar Yugoslav Ordusu’ndan sağlanan silahlarla Sırp askeri gücüyle kitlesel biçimde yok ediliyordu. Dönüm noktası olan Srebrenitsa katliamı batının ekmeğine yağ sürmüştü. Tabi referandum fitildi. Fitil ateşlendikten sonra söndürülemedi. KAYNAK: AYDINLIK

Kaynak:

Youtube Kanalımızı Takip Edin